Doğukan Manço, kardeşi Batıkan Manço ile birlikte çocukluklarını geçirdikleri evi gezdirdi. İkili, Barış Manço Müzesi'nde gezilmesi yasak olan yerleri ve evin gizli köşelerini de gösterdi. Ve daha önce hiç anlatmadıkları anılarından bahsettiler. (Not: Müze gezisinin videosunun tamamını yazının en alt kısmında iki ayrı video olarak izleyebilirsiniz)
İşte ikilinin anlattıkları...
Doğukan Manço: "Burası 1895 ile 1900 yılları arasında 5 senede tamamlanmış. Buranın bir de ikizi varmış. Dawson ailesi burada yaptırırken içinde kendisi, öteki tarafta da oğlu yaşıyormuş. O zamanlar Moda daha çok Avrupalı azınlıkların yaşadığı, Rumların, İngiliz ailelerin, bürokratların, sanatçıların yaşadığı bir semtmiş. O dönemler buralara harika yapıtlar, harika inşaalar yapılmış. Estetiği yüksek binalar inşa edilmiş. 1930'tan 1965'e kadar Alman bir aile yaşamış. 1965 yılında Zühtü Paşa'nın torunu Afide Pelin Hanım burayı satın alıncaya kadar. 2 yıl sonrasında bu beton yığını çoklu yapının olduğu bina inşa edilmiş. 1985 yılının başında bu evin başına gelebilecek en güzel olaylardan bir tanesi gelmiş, çünkü Barış Manço bu evi satın almış. Barış Manço burayı satın aldığında ilk olarak bu evi 1'inci sınıf tarihi eser olarak kayda geçirmiş"
Batıkan Manço "Bu piyano babamız için çok çok kıymetli. Hem bir koleksiyon parçası, hem bir müzik aleti... Çocukluğundan beri hayali olduğunu düşünüyoruz. Ne kadar kıymetli olduğunu sıklıkla vurgulardı"
Doğukan Manço: "Piyanoya 'Rüyam' lakabını takmıştı. Hatta Rüya bestesini de bu piyanoda besteledi"
Doğukan Manço: "Bir gün babamın yanına oturdum. 'Doğu' dedi, 'Benim size bırakacak maddi ne fabrikam var, ne kiralık evlerim var. Benim geriye bırakabileceğim sadece bunlar var. Bu tablolar var' dedi. 'Yarın-öbür gün belki üniversiteye girecekseniz, kendinize bir araba almak isteyeceksiniz. Bir şeye sıkışacaksınız, düğün için paraya ihtiyacınız olacak. Satabileceğiniz tek miras bunlar olacak' dedi. Bize vermek istediği mesaj şuydu: 'Ne yaparsanız yapın, kendi ayaklarınız üzerinde durun'"
Batıkan Manço: "Ödüllerin hepsi burada değil. Aslında 3'te biri burada"
Doğukan Manço: "Burası mutfaktı. Şu anki görevi çok farklı. Burası kıyafet odası olarak anılır. O zamandan bu zamana kadar tek kalan şey bu avize"
Batıkan Manço: "Ben hiçbir zaman anlamadım neden mutfaktan çıkarıldı. Mutfağın yaşanmışlığının yanı sıra sıradışı bir yapısı vardı"
Doğukan Manço: "Yukarıda bir kapak vardı. Her gece tak tak tak diye vururdu. Bu evde yalnız kalmak çok başka bir şeydi. Hem adrenalin, hem korku... Böyle bir köşktesin. Yaşamışlık var. Dört kat... Aşağısı zindan gibi. Bir çocuk için bu evde kalmak hem çok korkunç hem de çok eğlenceliydi"
Batıkan Manço: "Bu odayı ayıran aynalı bir kapı vardı. Bu taraf daha çok annemin arkadaşlarını ağırladığı küçük bir salondu"
Doğukan Manço: "Müzeye gelenler bu alanı göremiyor. Burada annemizin ve babamızın kalma eşyalar var. Japonya konseride giydiği ceketler..."
Doğukan Manço: "Burada en çok ben yaşadım. Daha sonra Batıkan yaşadı. Oda cezası aldığım bir gün, elime çekici alıp tak tak tak duvarı kırmaya... Vura vura vura, Batıkan'ın odasına kadar deldim duvarı. Bir delik açtım. Çok sık oda cezası alıyordum. Batıkan'la iletişim kurabilmek için bir delik açmıştım. Burada bir delik vardı, üzerinde de bir poster vardı" Batıkan Manço: "Posterle deliği kapatıyorduk. Yien bir oda cezası alma durumunda kağıda bir şey yazıp iletişim kurardık"
Batıkan Manço: "Buraya 'Adam Olacak Çocuk' odası dendi. 'Sen bu odada yaşarken, bu yazıyla mı yaşıyordun?' diye soruluyor. Öyle bir şey mümkün değil"
Doğukan Manço: "Normalde buraya da giriş yasak. Ben bir şeye sahip olduğum zaman onu hep saklamak, ömür boyu muhafaza etme duygusu çok yüksek bende. Onlardan birisi de burası. Aslında burası musluk vanasının bulunduğu bölme. Ben burada oyuncaklarımı saklıyordum"
Batıkan Manço: "Burası babamımızın çok özendiği odalardan birisi... Orta Çağ, Karanlık Çağ'a bir merakı vardı. Onun için kılıç, kalkan, kask, zincir, bunların hepsi orijinal parçadır, replika yoktur aralarında. Kimisi Rusya'dan, kimisi Avrupa'daki antikacılardan topladığı, çok özel izinlerle Türkiye'ye getirttiği parçalar..."
Doğukan Manço: "Burası yoktu. Burayı babam evin tasarımına uygun bir şekilde 90'lara doğru inşa ettirdi. Burada Kurtalan Ekspres'in kullandığı enstümanlar var. Babamızın gençlik gitarı var. Son kullandığı akustik gitar var"
Barış Manço Müzesi videosunun ilk bölümü:
Barış Manço Müzesi videosunun ikinci bölümü: